Premenstural Sendrom

Premenstural Sendrom, adetten yaklaşık 1 hafta önce başlayan ruhsal ya da fiziksel değişikliklerdir.
Tüm kadınlar için her ay en zor geçen dönem, hiç kuşkusuz ki adet (regl) zamanlarıdır. Uzmanlar, bu dönemlerde kadınların çay ve kahveden uzak durmalarını tavsiye ediyor.
Premenstural Sendrom olarak adlandırılan kadınların adet dönemleri son derece ağrılı bir şekilde geçer. Premenstural Sendrom (PMS) olarak adlandırılan bu dönemlerde, kimi kadınlar yataklara düşecek, işlerinden olacak kadar ağrı çeker
Bu belirtiler, genellikle adetin başlamasına 1 hafta kala ortaya çıkar.
Belirti çeşitleri oldukça fazladır
Adet öncesi dönemde yaklaşık 150 farklı belirti görülür. Bunların en çok görülenleri tedirginlik, kontrol edilemeyen ağlama sendromu, baş ağrısı ve aşırı yorgunluktur. Ama bu belirtiler aydan aya farklılık gösterebilir, hatta bazı aylar hiçbir belirti görülmeyebilir.
Fiziksel ve duygusal semptomlar olan PMS, ilk kez 1932 yılında bilim adamları tarafından tanımlandı ve belirtiler o tarihten bu yana hiç değişmedi. Fiziksel semptomlar içinde baş ağrısı, migren, su toplanması, aşırı yorgunluk, kabızlık, eklem ağrısı, karın krampları, çarpıntı, kiloda artış bulunurken; duygusal semptomlar ise heyecan, depresyon, alınganlık, panik atak, tansiyon olabiliyor.

Jinekolojik muayene şart
Premenstural Sendrom tanısını kadınlar genellikle kendi kendilerine koyarak doktora başvururlar. Ancak bu kadınların birçoğunda ya abartılmış premenstural belirtiler söz konusudur ya da başka bir hastalık vardır. Tanının doğru koyulup, tedavinin etkin bir şekilde yapılabilmesi için komple bir jinekolojik muayene yapılmalıdır.
Premenstural Sendrom, çoğu zaman hormonal değişiklikler nedeniyle olur. Ergenlik, hamilelik, doğum kontrol hapına başlanması, hormon tedavisi, rahmin alınması ya da menopoz gibi durumlarda ortaya çıkar. Bu sendrom kalıtımsal olabilir, annede görülen semptomlar kızında da görülebilir.
Tanının koyulabilmesi için birbirini izleyen 3 adet dönemindeki belirtiler görülmesi gerekir. Adetten önceki hafta başlayan ve adetten sonra kaybolan belirtiler (sıkıntı, sinirlilik, ödem, ruhsal bozukluk, vs.) ailevi ilişkilerinizi, sosyal yaşantınızı, iş ilişkilerinizi etkiliyor, yaşam kalitenizi düşürüyor, düşünce bozukluğu, şiddete eğilim yaratıyor ise ve son 1 yıldır azalmayıp sürekli devam ediyor veya artıyorsa bunu Premenstural Sendrom olarak kabul etmek gerekir.
Bir önceki Seyahate çıkacak anne adayları dikkatli olmalı başlıklı konumuzda anne adayları, Derin Ven Trombozu ve emboli hakkında bilgiler sunulmuştu.
Bakılanlar: kahveden karin agrisi