Cilt ve vücut bakımı için yapılması gerekenler. Sağlıklı birvücut için neler yapmalı neler yapmamalı.
HAREKET SONRASI KAS AĞRISI: Kaslar güç hammaddesi olarak genellikle “Glikoz”u kullanırlar. Daha sonra asit olan bu maddeler hücre dışına çıkarlar. Bu çeşit yakılma sonucu kas hücrelerinde “Laktat” ve/veya “Piruvat”
Delici ve kesici araçlarla yaralanmalarda deri ve kaslarda kesikler, yırtılmalar olur. Fizik tedavi amacıyla yapılan pasif germe egzersizleri sırasında da yırtılmalar görülebilir. Kas yırtılmaları meslekleri nedeniyle çok zorlu iş yapan ve
İlaç tedavisiyle glokom önlenemiyorsa, cerrahi tedavi gereklidir.Katarakt gelişiminin erken devrelerinde lens şişmekte ve büyümektedir, Bu “Açık açılı akut glokom” da anlatılan mekanizmayla kamara sıvısı emilimini bozmaktadır. Göze gelen bir darbe sonucu lensin öne ya da
Cisimlerin gölgeleri retina üstüne düştüğünden, hasta tarafından uçuşan sinekler olarak tanımlanırlar. Gelişimleri ani ya da sinsi alabilmektedir. Göz hareketi durduktan sonra bu cisimciklerin hareketleri sürdüğünden, bunlar “Yüzen
Yukarıda değindiğimiz maddelerden herhangi biri hastanın gözünü etkilemişse, konjunktivayla gözün derhal temiz bir suyla ya da serumla yıkanması gerekir, gözkapağıyla göz arasında herhangi bir
İNKLÜZYONKONJUNKİVİTİ (YÜZME HAVUZU KONJUNKTİVİTİ): İnklüzyon konjunktivitinin etkeni klamidia türü bir mikroorganizmadır. Yeni
Klamidia trahomatis, göze karşı özel bir ilgi duyar. Bunlar; 1) Bağdokusu işlev bozukluğundan kaynaklanan eklem iltihapları 2} Ağız kuruluğu ve 3) Kerato-konjunktivitis sikkadır.
Buna karşılık burun boşluklarında hastalandırıcı etkiye sahip olan mikroorganizmalar konjunktiva için aynı ölçüde hastalandırıcı değillerdir. Konjunktivalar birçok yabancı maddeye ve mikroorganizmaya karşı açıktırlar. İdrar ve üreme yolları içi hastalandırıcı
BLEFAROSPAZM (TİK): Blefarospazm, orbikularis okuli kasının sürekli olarak ve istemsiz bir biçimde kasılması olayıdır. arttırırlar.. Psikolojik gerginlikler va da yorgunluk gibi durumlar blefarospaz. Olayın nedeni bilinmemektedir. Genellikle çift
Ön kamaraya ulaşan sıvı daha sonra “Iris-kornea” açısında bulunan ve “Schlemm kanalı” denilen kanallardan geçip süier toplardamarda emilir. Ön kamara, “Kamara sıvısı” denilen bir sıvıyla doludur.
Bu piramitin tabanında kemik dokusu yoktur ve göz kapaklarıyla örtülmüştür. Sağ ve sol göz çukurlarının burunla ayrılan yan duvarları birbirlerine paraleldir. Göz çukuru, dört duvarı arkada birleşen bir piramit olarak ele alınabilir. Göz çukurunun kemik
Silier cisim, lense (göz merceği) doğru, “Silier uzanü” denilen uzantılar göndermektedir. Bu uzantıların ucundan “Aşıcı bağ” adı verilen bir takım lifsel uzantılar çıkıp, lense tutunmaktadırlar. Bu düz kaslara “Silier kaslar” denilmektedir. Yapısında ek olarak düz kas
Örneğin “Bittner” adlı bir araştırmacı farelerde sütle geçen ve meme kanserine yol açan bir virüsün varlığını kanıtlamıştır. “Şistosoma hematobium” adlı bir asalakla ve insanlarda gelişen infeksiyon-la mesane kanseri arasında yakın
Kısaca VAMP denilen tedavi programında “Vinkristin”, “Ametopterin””G Merkaptopürin” ve “Prednizon” adlı dört ilaç belli bir program içinde kullanılmaktadır. Vinkristin haftada bir kez damar içine yapılır.
AKUT
Ama 30-40 yaşları arasında daha sık görülür. Kronik granülositer lösemi her yaşta ortaya çıkabilir.
Kronik granülositer lösemi hastalığı iki dönemde gelişimini tamamlar.
KRONİK GRANÜLOSİTER LÖSEMİ: Kronik granülositer
Hemoglobindeki demir üç değerlikli yükseltgenmiş olarak bulunduğunda, hemoglobine bağlanmış olan oksijen ve karbondioksit artık kolayca ondan ayrılmaz.
METHEMOGLOBİNEMİA: Kandaki methomoglobin miktarının normalin üstünde olmasına “Methemoglobinemi”
Telif hakkı © 2024 | MH Themes tarafından WordPress teması